Beninizi yakacak 5 film
- theatr_ffilm
- 9 Nis 2020
- 3 dakikada okunur
1) Cloud Atlas
1850 yılında Pasifik Okyanusu'ndayız. Adam Ewing Yeni Zelanda'daki takım adalardan zorlu bir deniz yolculuğu yaparak Californiya’daki evine dönmektedir. 1930'lu yıllarda Belçika'da yaşayan beş parasız ama yetenekli bir bestekar olan Robert Frobisher'ın elinde Adam Ewing'in günlüğü vardır. Luisa Rey ise Reagan yönetimindeki Amerika'da yaşayan isyankar ruhlu bir gazetecidir. Yayın evi sahibi Timothy Cavendish ise alıcaklılarından canını kurtarmaya çalışır. Kendisini var eden sisteme isyan eden android garson Sonmi~451 ise yakın gelecekte Güney Kore'dedir. Zachry ise medeniyetin çöküşüne ve ilkel kabilelerin insanlığa hükmetmesine şahit olmak üzeredir... Alt başlığının da dediği gibi Bulut Atlası'nda Geçmiş, Şimdi, Gelecek, Her Şey Birbiriyle Bağlantılı... Lana ve Andy Wachowski kardeşlerin Alman yönetmen Tom Tykwer ile ortaklaşa senaryosunu yazıp yönettikleri filmde Tom Hanks, Halle Berry, Hugh Grant, Hugo Weaving, Jim Sturgess, Ben Whishaw, James D'Arcy, Doona Bae ve Susan Sarandon gibi her biri ayrı yıldız olan isimler yer alıyor.
2) 2001: A Spacey Odyssey
2001: Uzay Macerası'nda bir grup primat ıssız bir yerde yemek için kavga etmektedirler. Kavgaları, aniden yanıbaşlarında beliren esrarengiz siyah bir taş sebebiyle bölünür. Aniden beliren bu taş, primatların ilk defa alet kullanmasını sağlayacak bir güce sahiptir. Ve böylece evrimin en önemli adımlarından biri olan akıl kullanımı başlamış, insanların şafağı gelmiştir.
2001’de, bir önceki sahneden 4 milyon yıl sonra, bir uzay gemisi aydan gelen esrarengiz sinyallerin ardında aynı siyah taşı keşfeder. Hem de ay yüzeyinde. Sinyaller Jupiter’e gitmektedir.
On sekiz ay sonra Discovery’nin güvertesinde, astronotlar David Bowman ve Frank Poole Jupiter’in gölgesine doğru yola çıkmışlardır. Uzay gemisinde HAL 9000 adında, yapay zekaya sahip, dünyanın en gelişmiş bilgisayarı bulunmaktadır. Ve hiç kuşkusuz, bu sonuncunun, kendi planları vardır...
Arthur C. Clarke’ın bir kısa hikayesinden yola çıkılarak geliştirilmiş olan bu film çoğu kişi tarafından başyapıt mertebesine oturtulurken kimileri tarafından da hiç sevilmemiştir. 2001’in birçoğu dini olan sayısız altmetni içerdiği açıktır.
Kubrick’in kendisi, yaşadığı süre boyunca insanların kafasının karışık olmasını istediğinden soru işaretlerinin hiç birini aydınlatmamıştır. Filmlerde karşılaştığımız bilgisayarlar arasında belki de en ünlüsü olan HAL bu eserde en önemli rolü üstlenen 'canlı'dır.
Filmin Ay’daki sahneleri tasvir edern çekimleri bir yıldan uzun sürede ve henüz insanoğlu ayak basmadan önce tamamlanmıştır. Neil Amstrong’un seyahati sonrası Kubrick’in en ince detaya kadar -henüz açıklanmamış- gerçeklere bağlı kaldığı şaşırtıcı bir biçimde göze çarpar.
2001 kuşkusuz, insanı hayvanlardan ayıran en büyük adımın 'zeka'nın ortaya çıkması
3) Fight Club
Dövüş Kulübünün birinci kuralı: Asla Dövüş Kulübü hakkında konuşma... Dövüş Kulübünün ikinci kuralı: Asla ve asla dövüş kulübü hakkında konuşma... Jack, hayatın sıradanlığına kapılmış bir sigorta memurudur. Uzun bir süredir 'insomnia' yani uykusuzluk hastalığından şikayetçidir. Kendi psikolojik sıkıntılarından kurtulabilmek adına grup terapilerine katılmaktadır. Terapiler esnasında Marla adında bir kızla tanışır. Bir süre sonra da hayatını değiştirecek olan Tyler Durden ile... Durden, Jack'in ulaşmak istediği tüm hedeflere ulaşmış olan bir adamdır ve Jack'i asla hakkında konuşulmaması gereken bir organizasyon olan 'Dövüş Kulübü' ile tanıştıracaktır. David Fincher'ın kısa sürede kült mertebesine erişen filminin popülerliği dillere destan. Filmin başrollerinde de Brad Pitt, Edward Norton ve Helena Bonham Carter gibi ünlü simaları görmek mümkün...
4) Persona
Persona, sessizliğe gömülen bir kadın ve ona refakat eden bir hemşirenin haikesini anlatıyor. Dönemin en gözde tiyatro oyuncusu, güzeller güzeli Elisabeth Vogler, önemli bir piyes sırasında aniden susar. Şaşkına dönen insanlar ne olup bittiğini anlayabilmek için ellerinden geleni yapsalar da Vogler konuşmamaya devam eder. Son çare olarak bir kliniğe yatırılan kadın burada da dilsizliğine devam eder. Bedeninde tıbbi olarak hiçbir problem bulunamayan kadın, doktorun tavsiyesiyle gözden uzak bir yazlığa gönderilir. Bu esnada yanında gönderilen kişi genç hemşire Alma'dır. Yazlıkta da Vogler'in ağzını bıçak açmaz. Vogler sustukça Alma konuşur. Alma saatlerce, günlerce kendi hikayesini anlatır. Sonunda meydana gelen şey ise psikoloji biliminin en ilginç vakalarından birini oluşturur.
Sinema severler olarak İsveç'li aykırı yönetmen Ingmar Bergman'a çok fazla şey boçlu olduğumuz bir gerçek. Büyük ustanın en önemli yapıtı sayılan Persona, kendisinden sonra gelecek olan birçok yapıta ve yönetmene karşı her daim yol gösterici olmuştur.
5) Groundhog Day
Bugün Aslında Dündü, nefret ettiği bir günü tekrar tekrar yaşamak zorunda kalan bir adamın maceralarını konu ediyor. Phil Connors, ekranlardaki samimi kişiliği ve eğlenceli yüzüyle kendine has bir şöhrete sahip olan, ancak kameralardan kurtulduğu an kendini beğenmiş ve kibirli kişiliğine geri dönen bir hava durumu spikeridir. Bu huysuz adam, hiç sevmediği kırsal yaşamın hüküm sürdüğü Pensilvanya’nın kırsal kasabalarından birine, Groundhog Day etkinlikleri için gönderilir. Burada yaşanan hayat ve mütevazi insanlardan iğrense debu hayata bir günlüğüne, görevi için katlanmak zorundadır. Ancak ansızın çıkan bir kar fırtınası tüm ulaşım yollarını kapattığında Phil, talihsiz kaderiyle başbaşa kalır. Ertesi sabah uyandığında ise daha büyük bir sürpriz kapıdadır: Phil, zaman döngüsüne yakalanmıştır; nefret ettiği o günü tekrar tekrar yaşamak zorundadır! 2 Şubat tarihinin sinemaseverlerdeki yeri ayrıdır. Bu tarihi borçlu olduğumuz Grounghog Day, dahice yazılmış senaryosu ve başarılı oyunculuklarıyla son derece eğlenceli bir klasik.
Comments